İBB Meclisi 2024 Mahalli İdareler Seçimi sonrası Yeni dönem ilk toplantısını yaptı İBB Meclisi 2024 Mahalli İdareler Seçimi sonrası Yeni dönem ilk toplantısını yaptı
 Eyüp Belediyesi 28 Şubat'a özel bir program düzenledi. Yeni Şafak Gazetesi Haber Müdürü Recep Yeter'in moderatörlüğündeki programın konuşmacıları ile Star Gazetesi Köşe Yazarı Yakup Köse ve Sabah Gazetesi Yazarı Mahmut Övür'dü. Oturuma katılanlar 28 Şubat ve devamındaki süreçte yaşadıklarını ve o günden bugüne gelinen noktayı anlattı.  

Eyüp Kültür Sanat Merkezi'nde gerçekleştirilen "28 Şubat Özel Programı"na Eyüp Belediye Başkanı Remzi Aydın, AK Parti Eyüp İlçe Başkanı Süleyman Aykaç ve vatandaşlar katıldı. 

Eyüp Belediyesi'nin özel programına konuşmacı olarak Star Gazetesi Köşe Yazarı Yakup Köse ve Sabah Gazetesi Yazarı Mahmut Övür katıldı. Programın moderatörlüğünü ise Yeni Şafak Gazetesi Haber Müdürü Recep Yeter yaptı. 
Türkiye'nin geçirdiği en zor dönemlerden biri olan 28 Şubat'taki "Post modern" darbe olarak adlandırılan MGK kararları ve sonrasındaki gelişmelerle ilgili deneyimlerini ve o günlerde yaşadıklarını dinleyicilerle paylaşan konuşmacılar kendi hayatlarından da kesitler sundular.

28 Şubat sürecinde yaşanan gelişmelerin masaya yatırıldığı programın açılışında konuşan Eyüp Belediye Başkanı Remzi Aydın, “Hepimiz insanız unutuyoruz maalesef, unutmamamız lazım. Dolayısıyla bizler Eyüp Belediyesi olarak diğer paydaşlarımızla her daim bu tip etkinlikleri ısrarla yapacağız. Yapmaya da devam edeceğiz ki, unutulmaması lazım. Şuna inanıyorum 28 Şubatlar hep oldu aslında. 28 Şubatlara gerçekten milletimiz fırsatını bulduğunda çok güzel cevaplar verdi. Şöyle bir Türk siyasi tarihine baktığımızda tek patiyle devam eden süreçte serbest fırka denemesinde ne kadar büyük bir teveccüh olduğunu biliyoruz ve o sürecin de baltalandığını, kapatıldığını biliyoruz” ifadelerini kullandı.


Star Gazetesi köşe yazarı Yakup Köse o yıllarda henüz 14 yaşında bir çocuk olmasına rağmen nasıl tutuklanıp cezaevine gönderildiğini, yapılan işkenceleri anlattı. Aylarca yıllarca süren davaları örnek gösteren Köse, "Benim idam kararım sadece 3 celsede 5'er dakikalık duruşmalar sonrasında verildi. Yani toplam 15 dakikada ben idama mahkum edildim" dedi.
Yaşadığı zor günleri anlatan Köse, “Tutuklandım, ailemin gözetimi altında bulunmam gerekirken ailem Antalya’daydı ve ben Nazilli Cezaevi'ne gönderildim. Ailem benim nerede olduğumu üç ay boyunca bilemedi. Uzun süre beni sormuşlar, aramışlar ve en sonunda vefalı birisi Aydın Cezaevinde yatıyor demiş. Ben üç mahkemeye çıktım ve idam cezası alana kadar üç celse gördüm. Ben 15 dakika içerisinde anayasal düzeni silah zoruyla yıkmak suçunda idam cezası aldım. O zaman anayasal cebrinin en olduğunu bile bilmiyordum.  Şunu söylemek istiyorum, 28 şubat aslında hiç bitmedi. 28 Şubat sürekli olarak farklı yüzlerle Anadolu insanına dayatmaya çalışıyor” şeklinde konuştu.

“BÜYÜK TÜRKİYE İÇİN O İDAM SEHPASINA YENİDEN ÇIKMAYA HAZIRIM
   Cezaevinde yaşadığı bazı olayları da anlatan Yakup Köse, “Koğuşumun kapısı açıldı ve içeriye bir subay girdi. Benim kolumdan tuttu ve gel seninle biraz yürüyelim. Beni koca bir avluya getirdi ve avluda darı ağacı var. O zaman idam cezası kaldırılmamıştı. Bana o darı ağacını gösterdi ve 'burada asılabilirsin' dedi. Benimle dalga geçti ve beni oraya korkutmak için götürmüştü. Ben idam sehpasında inen birisi olarak şunu söylüyorum, ‘İslam davası ve büyük Türkiye için o idam sehpasına yeniden çıkmaya hazırım” ifadelerini kullandı.

Sabah Gazetesi köşe yazarı Mahmut Övür de yaşananları anlatırken, olayların 1970'li yıllarda kurgulandığını anlattı. Övür, 28 Şubat sürecini anlatırken ayrıca o yıllardaki mafya yapılanmaları ile Susurluk olaylarındaki derin yapılanmaları aktardı. 1990'lı yıllarda işlenen cinayetler ve faili meçhul olaylara dikkat çeken Övür, bütün bunların Türkiye'deki Milli Görüş'ün yükselmesinin önüne geçebilmek için tasarlandığını belirtti.


Editör: TE Bilişim